Arabulucu Aynı İşverene Karşı Birden Fazla Arabuluculuk Görüşmesi Yapabilir mi?

Arabuluculuk, uyuşmazlıkların daha hızlı, tarafların rızasıyla ve mahkemeye gitmeden çözümlenmesini sağlayan alternatif bir yöntemdir. İş hukukunda ise arabuluculuk, birçok uyuşmazlık türü için dava şartı olarak öngörülmüştür. Bu sistemde, işveren ve işçi arasında yaşanan uyuşmazlıklarda, dava açmadan önce arabulucuya başvurulması zorunludur. Ancak, aynı işverene karşı birden fazla arabuluculuk görüşmesi yapılabilir mi? Bu sorunun cevabı, hukuki düzenlemeler ve Yargıtay kararları ışığında ele alınmalıdır.

1. Arabulucunun Taraflarca Belirlenmesi

Arabuluculuk sisteminde, arabulucunun taraflarca belirlenmesi esastır. 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu‘nda arabulucunun atanması sürecine dair sınırlayıcı bir düzenleme bulunmamaktadır. Yani, taraflar, iradeleri doğrultusunda arabulucuyu seçmekte serbesttirler. Aynı arabulucunun, aynı işverene karşı yapılan birden fazla arabuluculuk görüşmesine katılmasında Kanun’a aykırılık olmadığı gibi, bu durum hukuken de mümkündür.

2. Birden Fazla Arabuluculuk Görüşmesi Yapılabilir Mi?

İşverenler genellikle birden fazla çalışanla uyuşmazlık yaşayabilirler. Aynı işverene karşı birden fazla çalışan, aynı dönem içinde veya farklı zamanlarda arabuluculuğa başvurabilir. Bu durumda, her bir uyuşmazlık için farklı bir arabulucu atanması zorunlu değildir. Kanun’da arabulucunun aynı işverene karşı yalnızca bir arabuluculuk görüşmesi yapabileceğine dair herhangi bir sınırlayıcı düzenleme yoktur.

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 2023/14712 E., 2023/19753 K., 18.12.2023 tarihli kararında da bu hususa açıkça değinilmiştir. Karara göre, aynı işverene karşı birden fazla arabuluculuk görüşmesi yapılabileceğine dair herhangi bir yasal engel bulunmamaktadır. Kararın ilgili bölümünde Yargıtay, taraflarca iradi olarak belirlenen arabulucunun birden fazla uyuşmazlıkta görev almasının kanuna aykırı olmadığına hükmetmiştir.

3. Uyuşmazlıkların Çözümü ve Arabulucunun Rolü

Arabuluculuk sürecinin temel amacı, tarafların uzlaşıya varmalarını sağlamaktır. Bu süreçte arabulucu, taraflar arasında iletişimi sağlar, onların anlaşmaya varmalarına yardımcı olur. Kanun, arabulucunun aynı işverene karşı tek bir uyuşmazlıkta görev yapacağına dair bir kısıtlama getirmemiştir. Bu nedenle, işverenin birden fazla çalışanla yaşadığı uyuşmazlıklarda aynı arabulucu tekrar görev alabilir.

4. Yargıtay Kararına Göre Uygulama

Yargıtay, kararında arabuluculuk sürecinin tarafların rızasıyla yürütüldüğünü ve arabulucunun taraflarca belirlenmesinin usulüne uygun olduğunu vurgulamaktadır. Kararda, aynı arabulucunun, aynı işverene karşı farklı çalışanlarla yapılan görüşmelerde görev almasına dair bir engel bulunmadığı belirtilmiştir. Dolayısıyla, bir işverenle birden fazla çalışan arasında yaşanan uyuşmazlıklarda aynı arabulucu görev alabilir.

Bu karar ışığında, arabuluculuk süreçlerinde taraflar, diledikleri arabulucuyu seçmekte özgürdürler ve bu seçimin aynı işverene karşı yapılan birden fazla görüşmede olmasının hukuken bir sakıncası yoktur. İş hukukunda arabuluculuk, birçok uyuşmazlıkta zorunlu bir dava şartı haline gelmiş olup, sürecin etkin ve verimli şekilde yürütülmesi açısından aynı arabulucunun birden fazla dosyada görev alabilmesi de süreci kolaylaştırıcı bir faktör olarak değerlendirilmelidir.

Yargıtay Kararı:

Yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 2023/14712 E., 2023/19753 K., 18.12.2023 tarihli kararı örnek olarak gösterilebilir. Yargıtay, oyçokluğu ile verdiği bu kararda, Kanun’da arabulucunun aynı işverene karşı tek arabuluculuk görüşmesi yapabileceğine yönelik sınırlayıcı bir düzenleme bulunmadığını vurgulamıştır. Kararda, taraflarca iradi olarak belirlenen arabulucunun birden fazla uyuşmazlıkta görev alabileceği belirtilmiş ve davacının iddiaları reddedilmiştir.

Bu karar, aynı işverene karşı birden fazla arabuluculuk görüşmesi yapılabileceğine dair hukuki dayanağı güçlendirmektedir.

Kararın Tam Metni:

Yargitay 9. HD 2023/14712 E. 2023/19753 K. 18.12.2023 T.

 Yargıtay, aşağıda oyçokluğu ile verdiği kararında, Kanun’da arabulucunun aynı işverene karşı tek arabuluculuk görüşmesi yapabileceğine yönelik sınırlayıcı bir düzenleme bulunmadığına karar vermiştir. Kararın ilgili bölümü şu şekildedir:

 “6325 sayılı Kanun’da başka bir usul kararlaştırılmadıkça arabulucu ya da arabulucuların taraflarca kararlaştırılabileceği düzenlenmiştir. Görüldüğü gibi Kanun uyarınca arabulucunun taraflarca kararlaştırılması mümkün olup arabulucu belirleme tutanağı ile belirlenmesinde Kanun’a aykırılık bulunmamaktadır. Yine Kanun’da arabulucunun aynı işverene karşı tek arabuluculuk görüşmesi yapabileceğine yönelik sınırlayicı bir düzenleme de bulunmamaktadır.

 Somut olayda davacının arabulucuya kendisinin başvurduğu ve taraflarca arabulucu belirleme tutanağı ile arabulucunun ortak irade ile seçildiği, arabuluculuk faaliyeti sırasında arabulucu tarafından iş sözleşmesinin sona ermesi ve hakları konusunda bilgilendirildiği hususları; dosya içinde bulunan arabuluculuk ilk oturum açılış tutanağı, anlaşma tutanağı ve son anlaşma tutanağından

 anlaşılmaktadır.

Bu durumun aksi davacı tarafından usulüne uygun olarak ispat edilemediği gibi iradenin fesada uğratıldığı da ispat edilememiştir.

 Bu açıklamalara göre davacının, arabuluculuk anlaşma belgesinin arabuluculuk faaliyetinin usulüne uygun olarak yürütülmemesi sebebiyle geçersiz olduğu yönündeki iddiasını ispat edemediği açık olup ispatlanamayan davanın reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalıdır.

Makalemizi Oylar mısınız?

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Call Now

WhatsApp
Merhaba; ben arabulucu ,size nasıl yardımcı olabilirim.