Arabuluculuk Nedir ?

Arabuluculuk nedir sorusuna cevap verilecek olursa ; bir özel hukuk uyuşmazlığının tarafı olan kişilerin, özgür iradeleriyle seçtikleri tarafsız ve uzman bir üçüncü kişinin (arabulucu) hakemliğinde, dava açılmadan önce veya dava açıldıktan sonra başvurdukları bir uyuşmazlık çözüm yöntemidir. Arabuluculuk, uyuşmazlığın mahkeme dışı, hızlı ve kesin bir şekilde çözülmesini amaçlayan bir usul hukuku kurumudur.

Arabuluculuk, “zorunlu arabuluculuk” ve “ihtiyari arabuluculuk” olmak üzere ikiye ayrılmaktadır:

  1. Zorunlu Arabuluculuk: Bazı uyuşmazlıklar için mahkemeye dava açmadan önce arabulucuya gitme zorunluluğu vardır. Zorunlu arabuluculuk, bu uyuşmazlıklar açısından dava şartıdır. Yani, arabulucuya gitmeden açılan dava, dava şartı yokluğu nedeniyle reddedilir. Ticari davalar ve iş davalarına konu olan bazı talepler (kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla mesai ücreti, maaşlar vb.) zorunlu arabuluculuk kapsamına alınmıştır.

2.İhtiyari Arabuluculuk: İhtiyari arabuluculuk, tarafların bir arabulucuya gitme zorunluluğu olmadığı halde uyuşmazlığın çözümü için dava açmadan önce arabulucuya başvurmayı tercih etmesidir. Taraflar üzerinde tasarruf edebilecekleri her türlü özel hukuk uyuşmazlığıyla ilgili ihtiyari arabuluculuk yoluna başvurabilir.

Suç teşkil eden fiillerle bağlantılı uyuşmazlıklar, arabuluculuk yoluyla değil; Ceza Muhakemesi Kanunu’na göre uzlaştırma/uzlaşma hükümleri uygulanarak her savcılık bünyesinde bulunan uzlaştırma büroları tarafından çözülür.

Arabulucu Kimdir? Nasıl Arabulucu Olunur?

Arabulucu; hukuk fakültesi mezunu, mesleğinde en az 5 yıllık deneyime sahip olan, arabuluculuk, iletişim ve görüşme teknikleri konularında uzmanlık eğitimi almış kişidir (Arabuluculuk Kanunu md. 20). Avukatlar da arabulucu olabildiğinden halk arasında “arabulucu avukat” şeklinde deyimler de kullanıldığı görülmektedir.

Arabulucular, hukuk fakültesinden mezun olduktan sonra arabuluculuk faaliyeti ile ile ilgili temel bilgiler, iletişim teknikleri, müzakere ve uyuşmazlık çözüm yöntemleri, davranış psikolojisi vb. gibi teorik ve pratik bilgileri içeren bir mesleki eğitim alırlar. Mesleki eğitimden sonra yapılan arabuluculuk sınavı ile mesleki yeterlilik ölçülür. Arabuluculuk sınavını başarıyla geçen arabulucular faaliyette bulunabilmek için arabuluculuk listesine kayıt yapmak zorundadır.

Özellikle belirtelim ki; sadece Adalet Bakanlığı tarafından tutulan arabuluculuk listesine kayıtlı kişiler arabuluculuk faaliyeti yürütebilir.

Hangi Davalarda Arabulucu Zorunludur?

Bazı uyuşmazlıklarla ilgili dava açabilmek için arabuluculuk, dava şartıdır. Dava şartı; bir mahkemenin, mahkemeye konu olan davayı inceleyebilmesi ve karara bağlayabilmesi için gerekli olan ya da olmaması gereken şartların tamamıdır. Dava açabilmek için öncelikle arabuluculuk hizmeti alınması gereken uyuşmazlıklar şunlardır:

Ticaret Hukuku: Tazminat veya alacaklarla ilgili taleplere yönelik dava açmadan önce mutlaka arabulucuya başvurulmuş olması gerekir. Arabuluculuk hizmeti almadan Asliye Ticaret Mahkemesinde dava açılması mümkün değildir.
Tüketici Uyuşmazlıkları: Tüketici Mahkemelerinin iş yükü her geçen gün arttığı için Tüketici Mahkemeleri kapsamına giren davalar için arabuluculuk dava şartıdır. Mahkemelerde 3 ile 8 yıl arasında çözülebilen bu davalar arabuluculukla daha kısa sürede çözülebilir.
İş Hukuku: İşveren ile işçi arasında gelişen maaş, fazla mesai ücretleri, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücretleri gibi uyuşmazlıklar öncelikle arabuluculuk yöntemi ile çözülmeye çalışılmalıdır. Arabulucuya gitmeden İş Mahkemelerinde dava açılması mümkün değildir.
Arabulucu Olmak İçin Şartlar Nelerdir?
Arabuluculuk yapma yetkisini kazanmak ve arabuluculuk siciline kayıt olmak için bazı şartlar gerekmektedir. Bunun için;

  • Türk vatandaşı olunması,
  • Hukuk Fakültesi mezunu olunması ve meslekte en az 5 yıllık kıdeme sahip olunmasına,
  • Tam ehliyetli olunması,
  • Kasten işlenmiş bir suçtan dolayı mahkum olunmaması,
  • Arabuluculuk eğitiminin tamamlanmış olması,
  • Bakanlık tarafından yapılan hem yazılı hem de uygulamalı sınavda başarılı olunması, gerekmektedir.
  • Bu şartları sağlayan arabulucular, sicile kayıt oldukları tarihten itibaren faaliyetlerine başlayabilirler. Arabuluculuk ücretleri, faaliyetin bittiği tarihte yürürlükte olan Arabulucu Asgari Ücret Tarifesi kapsamında belirlenir. Bu ücret taraflar arasında eşit şekilde karşılanır. Arabulucular sicile kayıt sırasında giriş aidatı öderler. Her yıl içinde yıllık ait alınır.

Arabulucu Taraflara Çözüm Önerisi Getirebilir Mi?

Hukuki bazı uyuşmazlıkları mahkemeye gerek kalmaksızın, her iki tarafın da faydasına olacak şekilde çözülmesi yöntemine arabuluculuk denir. Resmi olarak arabuluculuk yapma yetkisi avukatlarda bulunur. Arabuluculuk yapan avukatlar tarafsızdır ve taraflara çözüm önerisi getiremez. Sadece iki tarafı bir araya getirmek ve müzakere etmelerini sağlayarak, anlaşıp uzlaşmalarına yardımcı olur.

Bir avukatın resmi olarak arabulucu olması için çeşitli şartları sahip olması gerekir. Hukuk fakültesinden mezun olduktan sonra avukatlık mesleğinde 5 yıllık kıdemi bulunan ve Adalet Bakanlığı’na bağlı Arabuluculuk Daire Başkanlığı’nın siciline kayıtlı olmak gerekir. Arabuluculuğun amacı; taraflar arasında uyuşmazlığa neden olan konuların mahkemeler dışında hızlı bir şekilde çözümünü sağlamaktır.

Arabuluculuk sürecinin başlaması ve sürelere etkisi

MADDE 19 – (1) Arabuluculuk süreci, dava açılmadan önce arabulucuya başvuru hâlinde, tarafların ilk toplantıya davet edilmeleri ve taraflarla arabulucu arasında sürecin devam ettirilmesi konusunda anlaşmaya varılıp bu durumun bir tutanakla belgelendirildiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Dava açılmasından sonra arabulucuya başvuru hâlinde ise bu süreç, mahkemenin tarafları arabuluculuğa davetinin taraflarca kabul edilmesi veya tarafların arabulucuya başvurma konusunda anlaşmaya vardıklarını duruşma dışında mahkemeye yazılı olarak beyan ettikleri ya da duruşmada bu beyanlarının tutanağa geçirildiği tarihten itibaren işlemeye başlar.

(2) Arabuluculuk sürecinin başlamasından sona ermesine kadar geçirilen süre, zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin hesaplanmasında dikkate alınmaz.

Arabuluculuğun sona ermesi

MADDE 20 – (1) Aşağıda belirtilen hâllerde arabuluculuk faaliyeti sona erer:

a) Tarafların uyuşmazlık konusu üzerinde anlaşmaya varması.

b) Taraflardan birinin karşı tarafa veya arabulucuya, arabuluculuk faaliyetinden çekildiğini bildirmesi.

c) Tarafların anlaşarak arabuluculuk faaliyetini sona erdirmesi.

ç) Taraflara danışıldıktan sonra arabuluculuk için daha fazla çaba sarf edilmesinin gereksiz olduğunun arabulucu tarafından tespit edilmesi.

d) Uyuşmazlığın arabuluculuğa elverişli olmadığının tespit edilmesi.

(2) Arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların anlaştıkları, anlaşamadıkları veya arabuluculuk faaliyetinin nasıl sonuçlandığı son tutanak ile belgelendirilir. Arabulucu tarafından düzenlenecek bu tutanak; arabulucu, taraflar, kanuni temsilcileri veya avukatlarınca imzalanır. Tutanak; taraflar, kanuni temsilcileri veya avukatlarınca imzalanmazsa, sebebi belirtilmek sureti ile sadece arabulucu tarafından imzalanır.

(3) Arabuluculuk faaliyeti sonunda düzenlenen son tutanağa, faaliyetin sonuçlanması dışında hangi hususların yazılacağına taraflar karar verir. Arabulucu, bu tutanak ve sonuçları konusunda taraflara gerekli açıklamaları yapar.

(4) Arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi hâlinde, arabulucu, bu faaliyete ilişkin kendisine yapılan bildirimi, tevdi edilen ve elinde bulunan belgeleri, ikinci fıkraya göre düzenlenen tutanağı beş yıl süre ile saklamak zorundadır. Arabulucu, arabuluculuk faaliyeti sonunda düzenlediği son tutanağın birer örneğini taraflara verir. Tutanağın bir örneğini de arabuluculuk faaliyetinin sona ermesinden itibaren bir ay içinde Arabulucu Bilgi Sistemi üzerinden Genel Müdürlüğe gönderir.

(5) Arabulucu, arabuluculuk sürecinde hukuki ve fiili sebeplerle görevini yapamayacak hâle gelirse, tarafların üzerinde anlaştığı yeni bir arabulucu ile süreç kaldığı yerden devam ettirilebilir. Önceki yapılan işlemler geçerliliğini korur.

Tarafların anlaşması

MADDE 21 – (1) Arabuluculuk faaliyeti sonunda varılan anlaşmanın kapsamı taraflarca belirlenir, anlaşma belgesi düzenlenmesi hâlinde, bu belge taraflar ve arabulucu tarafından imzalanır.

(2) Taraflar, arabuluculuk faaliyeti sonunda bir anlaşmaya varırsa, bu anlaşma belgesinin icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesini talep edebilirler. Bu şerhi içeren anlaşma, ilam niteliğinde belge sayılır.

(3) Dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuşsa, anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, çekişmesiz yargıya ilişkin yetki hükümleri yanında arabulucunun görev yaptığı yer sulh hukuk mahkemesinden talep edilebilir.

(4) Davanın görülmesi sırasında arabuluculuğa başvurulması durumunda anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, davanın görüldüğü mahkemeden talep edilebilir.

(5) İcra edilebilirlik şerhinin verilmesi, çekişmesiz yargı işidir ve buna ilişkin inceleme dosya üzerinden yapılır. Ancak arabuluculuğa elverişli olan aile hukukuna ilişkin uyuşmazlıklarda inceleme duruşmalı olarak yapılır. Bu incelemenin kapsamı anlaşmanın içeriğinin arabuluculuğa ve cebrî icraya elverişli olup olmadığı hususları ile sınırlıdır. Anlaşma belgesine icra edilebilirlik şerhi verilmesi için mahkemeye yapılacak olan başvuru ile bunun üzerine verilecek kararlara karşı ilgili tarafından istinaf yoluna gidilmesi hâlinde, maktu harç alınır. Taraflar anlaşma belgesini icra edilebilirlik şerhi verdirmeden başka bir resmî işlemde kullanmak isterlerse, damga vergisi de maktu olarak alınır.

(6) Taraflar ve avukatları ile arabulucunun birlikte imzaladıkları anlaşma belgesi, icra edilebilirlik şerhi aranmaksızın ilam niteliğinde belge sayılır.

(7) Arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde, üzerinde anlaşılan hususlar hakkında taraflarca dava açılamaz.

Makalemizi Oylar mısınız?

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Call Now

WhatsApp
Merhaba; ben arabulucu ,size nasıl yardımcı olabilirim.